internet haber sitesi
Reklamı Geç
Siyaset ve siyasetçi tanımı ülkelere göre yeniden yapılmalı
Tamer Duran

Siyaset ve siyasetçi tanımı ülkelere göre yeniden yapılmalı

Kısa süre önce ülkemizde bir seçim tiyatrosu sahnelendi!

Milyonlarca insan rekor denebilecek düzeyde katılımla sandıklara koştu ve önümüzdeki 5 yıl boyunca hayatımızı kimlerin cehenneme çevireceğine dair bir siyasi irade (!) ortaya koydu.

Şekil itibariyle demokratik bir seçim gibi görünse de gerçekte toplum genelinin yumuşak karnı olan din ve milliyetçilik kavramlarının yoğun bir şekilde istismar edildiği; yalanın bininin bir para olduğu, siyasi kalleşliğin, karalamaların, iftiraların gırla gittiği bir sürece hep birlikte şahitlik ettik ve bundan utanan bir tek siyasetçiye yazık ki rastlayamadık.

Yine de bu yazımda ancak totaliter demokrasilerde görülebilecek bir yöntemle ve  eşit olmayan koşullarda yapılan seçimden sonra çıkan sonucun meşru olup olmadığını irdelemeyecek ve bunu siz saygıdeğer okurlarımın takdirine bırakmakla yetineceğim.

Şu var ki; artık toplum olarak “siyaset nedir ne değildir, siyasetçi kime denir?” gibi sorulara güncel yanıtlar aramak ve pratikteki işleyişi itibariyle yeni tanımlamalar getirmek gerektiği görüşündeyim.

Siyaset nedir?

“Devlet işlerini düzenleme ve yürütme sanatıyla ilgili özel görüş veya anlayış.”

Bu tanım siyasete dair kısa tanımlardan sadece bir tanesidir.

Başkaca tanımları da var elbet.

Mesela, “Belli bir toplumda çatışma halinde olan düşüncelerin uzlaştırılması faaliyeti” ya da “Devletin idari alanda yürüttüğü faaliyetlerin tamamı.” şeklinde de tanımlanabilmektedir.

Peki ya içinde yaşadığımız dönemi kapsayan şekliyle gözlemlerinize dayanarak bir tanımlama yapmak isteseniz ortaya nasıl bir tanım çıkar diye hiç düşündünüz mü?

Yukarıda sıraladığım birkaç kısa tanım arasından hangisi siyasetin pratikteki şekliyle örtüşmekte?

Ama mesela şöyle bir tanım getirsek ve “Siyaset, halk tarafından seçilerek yetki verilen siyasetçilerin aralarında belirlediği bir öncüye ram olmak suretiyle yetkilerini kişisel çıkarları doğrultusunda kullanma telaşına düştüğü, çirkin pazarlıkların döndüğü ihale kovalama arenasıdır” dersek bu tanım sizce yanlış mı olur?

Yine bu yaklaşımla “siyasetçi nedir?” sorusuna yanıt aradığımızda mesela şöyle bir tanım getirsek:

“Siyasetçi, özellikle akçeli işlerde mahir, içinde bulunduğu toplumun zaaflarını belirleyerek o zaafları kendi siyasi çıkarları doğrultusunda ustaca kullanmasını bilen, fakat yetki aldıktan sonra sırtını dönen kişi.” desek yine yanlış mı olur?

Bu genellemeyi biraz insafsızca bulabilirsiniz elbette.

Çünkü yaptığım bu tanımın dışında kalan siyasetçilerin olduğunu da bilmekteyim.

Fakat basına da yansıyan yaşanmışlıklar, genel eğilimler ve ülkenin içine düştüğü mevcut çıkmaz beni ancak böyle bir tanımlamaya götürebiliyor.

Ne acı değil mi?

Kısa bir anekdot ile yazımı sonlandırmak istiyorum.

Dünyaca ünlü ressam Picasso’nun ikinci dünya savaşının kaotik ortamını ve yıkımlarını anlattığı yaklaşık 3,5 metre yükseklik ve 7,8 metre genişlik ile dikkat çekici büyüklükte, tuval üzerine sadece siyah ve beyaz renklerde yağlı boya ile yaptığı Guernica adlı tablosunu bilirsiniz.

Bu eser ismini savaşta büyük bir yıkıma uğrayan Guernica kasabasından almıştır.

Paris'in Almanlar tarafından işgal edildiği 1940'larda bir Nazi subayı Picasso’nun stüdyosunu ziyaret eder ve

  • “Bu resmi sen mi yaptın?” diye sorar.  

Picasso, subayın bu sorusuna şu tarihi yanıtı verir:

  • "Hayır, siz yaptınız" 
DİĞER YAZILAR
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
İran’da eylemcilere idam kararı onaylandı
İran’da eylemcilere idam kararı onaylandı
Şebnem Korur Fincancı gözaltına alındı
Şebnem Korur Fincancı gözaltına alındı