internet haber sitesi
Reklamı Geç
Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda kurulan üçlü sacayağı
Tamer Duran

Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda kurulan üçlü sacayağı

Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda taraflar arasındaki pazarlık kıyasıya sürüyor!

 Bu cümle içinde, alacağı ücreti belirlenecek olan milyonlarca asgari ücret mağdurunu ilgilendiren kısım kuşkusuz ‘Pazarlık kıyasıya sürüyor!’ ibaresidir.

 ‘Kıyasıya pazarlık…’

Keşke bu cümle içinde geçen ‘pazarlık’ kelimesi hiç kullanılmamış olsa idi.

Çünkü yönteme bakıldığında asgari ücretin önceden tespit edildiği o kadar belli ki; pazarlık kelimesi cümle içinde sırıtıyor, fazlalık kalıyor ve kuvvetle muhtemeldir ki o kelime de kendini dışlanmış gibi hissediyor olmalı!

Gerçekte ne oluyor öyleyse?

Geçmişte yaşanan pazarlıklar bugünkü pazarlık hakkında da yeterince ipucu veriyordur sanırım.

O halde; “asgari ücret görüşmeleri kapalı kapılar ardında yapılmış, bitmiş bile…” dersek, pek de haksızlık etmiş olmayız her halde.

Şu anda yapılmakta olan görüşmeler önceden kararlaştırılan rakamın sadece formalitelerini kamuoyu önünde tamamlayarak reva görülen rakamın ilamından ibaret.

Bu kanaate niçin mi vardım?

Dilerseniz bu sorunun cevabını asgari ücret tespit komisyonunda kimlerin bulunduğuna göz atarak birlikte bulmaya çalışalım.

Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda, hükümetten 5 kişi, İşvereni temsil eden TİSK’ten 5 ve Türk-İş temsilcisi olarak 5 kişi olmak üzere toplam 15 kişi bulunuyor.

Temsildeki bu dağılım, henüz başlamış bir maçın (görüşmelerin) skorunu tabelaya kesin sonuç olarak yazılmış olması gibi değil midir sizce de? 

Böyle bir tablodan işçi lehine sonuç çıkmasını bırakın, tarafların haklarını eşit olarak gözetebilecek bir anlaşma çıkması milyonda bir ihtimal bile değildir oysa.

Peki ya nedir?

Bu tablo, açlık sınırında yaşayan milyonlarca emekçinin köleliğini onaylayacak bir tablodur!

Şayet öyle olmasaydı; Türk-İş’in kendi haber bülteninden duyurduğu üzere, “Bekâr bir çalışanın aylık yaşama maliyeti ise 1.738,32 TL” şeklindeki farkındalıkla görüşmelerin başlamasından önce taleplerinin bin 600 lira gibi bir rakam olacağını açıklamazdı!

Türk-İş aynı bülteninde yoksulluk sınırını 4 bin 577 lira 51 kuruş olarak ifade ettiğine göre nasıl olur da asgari ücret için talebini bin 600 TL. şeklinde açıklayabilir?

Burada bir terslik yok mudur?

Komisyonda işçileri (!) temsilen bulunan Türk-İş talep ettiği bin 600 TL. ile temsil yetki ve yeteneğini yitirdiğini ispatlamış olmuyor mu?

Öyleyse bu pazarlık komedisi niye?

Bu şartlarda Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun toplanmasına ne lüzum vardı?

Bu trajikomik tiyatronun ille de oynanması şart mıydı?

İşverene sorsalar ve işverenler ne irade buyurursa onu halka duyursalar yeterli olmaz mı?

Bu üçlü temsil ile komisyondan çıkacak kararda emekçiye 3’ün biri bile düşmeyeceği açıkken bunca seremoniye ne gerek var?

DİĞER YAZILAR
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR X
İran’da eylemcilere idam kararı onaylandı
İran’da eylemcilere idam kararı onaylandı
Şebnem Korur Fincancı gözaltına alındı
Şebnem Korur Fincancı gözaltına alındı