CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu; cezaevlerindeki işkence iddialarını dile getirdi, yargıya eleştiriler yöneltti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, genel müdür olduğu dönemde SSK'yı batırdığı suçlamalarına yanıt verdi. Kılıçdaroğlu, "SSK'da 30 milyar açık var. Şimdi Recep Bey'e soruyorum; SSK'yı ben mi batırdım, sen mi batırdın?" dedi.
CHP lideri Kılıçdaroğlu konuşmasında TBMM'de bugün kabul edilen seçim ittifakı yasa teklifiyle ilgili de "İttifak ve seçim hileleri kanunu" tabirini kullanarak, 7 maddede teklifin sakıncalarını sıraladı. Kılıçdaroğlu, konuşmasında şunları söyledi:
"Dün akşam sabaha kadar TBMM çalıştı. İttifak ve seçim hileleri kanunu görüşüldü. Kanunda nasıl dolanabiliriz, oyumuzu artırmadan masabaşında milletvekili sayısını nasıl artırırız? Kanun bunun için hazırlandı. Recep Bey, 'Nasıl yeniden cumhurbaşkanı seçilebilirim? Tek başıma seçilemiyorum. Yanıma birini daha almam lazım' diyor. Devlet Bey, 'Barajı aşmam lazım, ben barajı aşamıyorum' diyor. Birisi seçim, birisi baraj derdiyle yan yana geldiler. Dediler ki, 'Biz bir seçim hileleri kanunu hazırlayalım ve bunu da Meclis'in oturum yapmadığı pazartesi gününe denk getirelim, o gün Meclis TV yayın yapmaz, millet seyretmez, biz bunu geçirelim'. Milletten kaçırıyorlar. Niçin? Seçimlerde hilenin nasıl yapılacağını kanun tek tek anlatıyor. İttifak yapacaklarmış... Yaparlar ittifak. Biz ittifaka karşı değiliz. İttifak ne zaman yapılır? Parlamento vardır, parlamentoda partiler ittifak yapılabilir. Ama parlamentodan bakan seçmiyorsanız, parlamentonun işlevini bir şekilde sıfırlamışsanız, sizin ittifak yapmanıza ne gerek var? Niye ittifak yapıyorsunuz? Cumhurbaşkanlığı için ittifak yapıyorlar. Aslında bu modelde ittifaka hiç gerek yok ama şimdi yasayı çıkardılar.
Bu yasa teklifinin 7 özelliği var. Birincisi şu: Haksız temsil artıyor, milli irade gasbediliyor. Masa başında küçük partiler nasıl milletvekili çıkarır, öbürü de nasıl başkan olur onun derdi üzerine çıkarılmış bir yasa.
İkincisi, baraj fiilen artarak devam ediyor. 'Kaldırın' dedik, kim getirmişti? 12 Eylül darbecileri. Kim savunuyor? 20 Temmuz darbecileri savunuyor. 12 Eylül darbesiyle 20 Temmuz darbesi arasında büyük bir benzerlik. Kaldır bunu, neden kaldırmıyorsun? Yüzde 1 oy alan partinin genel başkanı gelsin Meclis'e. Milli irade değil mi? Milli irade, yüzde 1 de önemli. Biz bunu istiyoru, onlar 'gelmesin' diyorlar. İki baraj getiriyorlar: Bir yüzde 10, iki yüzde 51 barajı.
Başka? Anayasanın eşitlik ve temsilde adalet ilkesine aykırı. Size bir örnek vereyim. Diyelim ki, bir ilde seçim yapılıyor. A Partisi 90 bin oy aldı, B Partisi 20 bin oy aldı, ikisi ittifak yapmışlar; C Partisi de 100 bin oy aldı. Yani birinci gelen C Partisi ama iki partinin oyları birleştiriyor, milletvekilini C çıkarmıyor, A ve B kendi aralarında paylaşıyorlar. Ya böyle adalet mi olur? 100 bin oy alan parti milletvekili çıkaramayacak, 90 bin artı 20 bin oy alan iki parti milletvekilini kendi aralarında paylaşacak. Temsilde adalet var mı? Yok. Bunların da adaletle bir ilgileri var mı? Yok.
Bu teklif seçim güvenliğini ortadan kaldıracak niteliktedir. Mühürsüz oy pusulaları geçerli hale geliyor. Bu nedemektir? 'Referandumda kullanılan mühürsüz oy pusulaları geçersizdir, şimdi geçerli hale getiriyoruz'. Yani bu referandumun gayrimeşru olduğunun itirafıdır.
Bu teklif aynı zamanda sopalı bir seçim hazırlığıdır. Herhangi birisi polisi, jandarmayı çağırabilir. Baktı ki orada polise, jandarmaya telefon, 'Gelin burada hile yapılıyor'. Jandarma, polis sandıkları basacak. Neymiş adaletli seçim olacak... Sopalı seçim yapmak istiyorlar.
Başka... 6- Partilerin denetimini azaltmak amaçlanmaktadır. Partiler sandığa temsilci verirlerdi. Şimdi diyor ki, 'Parti devletinin memurları sandığın başında olacak'. Parti devleti, hanedan devleti kurdular ya, hanedanın memurları sandığın başında görev yapacak.
7- Sandığı seçmenden kaçırma provaları. Vali istediği sandığı istediği yere koydurabilecek. '50 köy burada kullanacak, sandığı buraya getirin' diyecek. Buradan bütün milletime sesleniyorum: Masa başında 'Efendim biz milletvekili sayısını artıracağız' diye yola çıkanları sandığa gömeceğiz. Sözüm sözdür. Bütün sandıklara sahip çıkacağız. Bütün sandıklarda bizim arkadaşlarımız olacak. Ne yaparlarsa yapsınlar 2019'da o zatı oradan aşağı indireceğim, sözüm sözdür. Seçimi hileli yollarla kazanacağını sanıyor, hileye izin vermeyecğiz. İster valin, kaymakamın, muhtarın, kim olursa olsun, sel gibi akacağız ve sandıklarda kazanacağız." (CNN TÜRK)
