Bolca İmam Hatip okulu açmayı da içeren, bir başka deyimle “aslan payı” dini eğitime ayrılan eğitim bütçesinin hacmı 92,5 milyar TL.

Diyanet İşleri Başkanlığı’na ayrılan yaklaşık 6,8 milyar TL de, aralarında ekonomi, kalkınma, enerji ve tabii kaynaklar, bilim sanayi ve teknoloji, çevre ve şehircilik, sağlık, kültür ve turizm bakanlıklarının da yer aldığı on bir bakanlığın her birine ayrılan bütçeden fazla.

Bunun tercümesi ancak bir tek şekilde yapılabilir:

Laik-Çağdaş Eğitim değil, dini eğitim daha öncelikli bir tercih olarak şekillenmekte. Bir başka deyişle de “Cehalete Yatırım” yapılmaktadır. Çünkü, cahil bırakılmış, bilime ve analitik bilgiye değil de inanca, dogmalara, mukayese ve münazara kabul etmeyen bilgilere dayalı eğitimle “kafaların hareket kabiliyeti yavaşlatılmış beyinler” yetiştirmeye öncelik tanınmaktadır. 
Cehalete yatırımın, “baskıcı-muhalefet ve sorgulama istemeyen” iktidarlar için bilinçli bir tercih olması doğaldır. Çünkü, çağdaş eğitimle yetişen nesiller, daha fazla “soru soran” insanlardan oluşurlar. İktidar bundan adeta “öcü gibi” korktuğundan, bu tür bir tercih kullanmayacaktır.

Cehalete yatırım kendileri açısından çok akıllı bir tercihtir aynı zamanda. Bilimin, deneyin, yabancı dil öğrenip farklı ve daha zengin kaynakları araştırmanın yerine “Hadis-Ayet-Fıkıh” üçgeninde, ezberlenmiş metinlerle doldurulmuş beyinler yetiştirmenin altyapısı oluşturulmaktadır. Bunun neticesinde de, bir yığın “kerameti kendinden menkul” Nurettinsel Yaratıkların at koşturduğu bir ortam da kendinden gelecektir.

Daha fazla Nurettin’e “oyun alanı” oluşmasını istemiyorsak, daha fazla hurafe ve özellikle de kadınlarımızın kızlarımızın yaşamlarına yönelik “Pis ve kusmuk kokulu fetva düzeni”nin yerleşmesini istemiyorsak, “Cehalete Yatırım”a karşı çıkmalıyız."

Zafer ARAPKİRLİ /Facebook