Atalay, Aydınlık’a verdiği demeçte, hükümetle yürütülen kamu işçilerinin toplu iş sözleşmeleri görüşmeleri ve hükümetin teklifini kabul etmeleri ardından yapılan eleştiriler hakkında şunları söyledi: “Türkiye ciddi bir ekonomik kriz içinde. Sözleşme böyle bir krizin içinde imzalanmış bir sözleşmedir. Bütün sektörlerde işçi çıkarmaların yaşandığı bir ortamda imzalanmıştır. İşçinin ekmek teknesini korumayı da düşündüğü koşullar söz konusudur. İşçiler bir yandan maaşlarına zam isterken diğer yandan ekmek teknelerini de korumayı esas almışlardır. Toplu sözleşme görüşmeleri en az hasarla atlatılmıştır. İşçinin isteği doğrultusunda hareket edilmiştir. Sözleşme sonrasında beni hedef alanlar oldu. Hemen şunu belirteyim. Bana saldıranların yüzde 90’ı işçi değil. Onların asıl amaçları başka. Ben başından beri Türkiye’yi savunduğum için, Mehmetçiğin arkasında durduğum için beni hedef aldılar. Terörü destekleyen gruplar. Bunların saldırısı beni etkilemez.”
Atalay’ın, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler BakanıZehra Zümrüt Selçuk ile konuşurken mikrofonu açık kalınca “Uzasa işi karıştıracağız. En azından kapattım böyle” dediği duyulmuştu.
(Diken)